Bu zeminde Fenerbahçe oynadı, futbolcular zeminden çok şikâyet ettiler. Hâlâ da kendilerini toparlayamıyorlar. Sahası yoksa, seyircisi yoksa bu tip takımlar 'Süper' adını verdiğimiz ligde oynamamalılar. Buna bir çare bulunmalı. Bu play-off mu olur, başka bir şey mi olur ama bu böyle gitmez. Büyük takımlar 35 bine, 50 bine oynuyorlar. O stattan çıkan futbolcular burada bırakın fizik olarak, beyin ve moral...
Bir tarafta Galatasaray maçını seyrediyorum, diğer tarafta Avrupa Kupası kurasını… İkisi de heyecanlı. Bir tarafta inanılmaz bir salon, her şey kalite kokuyor. Organizasyon mükemmel, insanlar pırıl pırıl giyinmişler, müzik süper, görüntü harika. Dönüyorum bir alttaki büyük televizyonda Pendikspor-Galatasaray maçına, karşımda belediye başkanının 60 metrelik bir ilanı, " Siltaş Yapı Pendikspor'a başarılar dilerim" diyor… Onun yanında bir başka ilan. Hiç seyirci göremiyorum. İlanların arkasında da 5 tane bina. 4. kattan sonrası sahayı görüyor. Zaten büyük maçlarda oraları kiraya veriyorlarmış duyduğumuza göre.
Bu zeminde Fenerbahçe oynadı, futbolcular zeminden çok şikâyet ettiler. Hâlâ da kendilerini toparlayamıyorlar. Sahası yoksa, seyircisi yoksa bu tip takımlar 'Süper' adını verdiğimiz ligde oynamamalılar. Buna bir çare bulunmalı. Bu play-off mu olur, başka bir şey mi olur ama bu böyle gitmez. Büyük takımlar 35 bine, 50 bine oynuyorlar. O stattan çıkan futbolcular burada bırakın fizik olarak, beyin ve moral...
Bu zeminde Fenerbahçe oynadı, futbolcular zeminden çok şikâyet ettiler. Hâlâ da kendilerini toparlayamıyorlar. Sahası yoksa, seyircisi yoksa bu tip takımlar 'Süper' adını verdiğimiz ligde oynamamalılar. Buna bir çare bulunmalı. Bu play-off mu olur, başka bir şey mi olur ama bu böyle gitmez. Büyük takımlar 35 bine, 50 bine oynuyorlar. O stattan çıkan futbolcular burada bırakın fizik olarak, beyin ve moral...