Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'ın maçlarını izledim.
Dün akşam ilk 45 dakikada izlediğim Beşiktaş hepsinden iyiydi.
Ama şunun da altını çizelim ilk 45 dakikadaki Akhisar da bayağı
kötüydü.
İkinci yarıda Beşiktaş'ta da bazı futbolcularda oyundan düşmeler
başladı.
Akhisar'a da yapılan değişiklikler takıma iyi geldi. İkinci
yarıdaki Akhisar geçen sene iyi olan Akhisar gibi oynamaya
başladı.
Beşiktaş'ta ise tempo düştü.
Siyah-beyazlıların yedek kadrosuna bakıyorsun deve dişi gibi
oyuncular var.
Ama bu kadro değiştirerek mi oynayacak, yoksa bir 11 bulunacak ve
diğerleri girip çıkacak mı? Çünkü Talisca gittikten sonra
Beşiktaş'ı rakip kaleye götürecek tarzda bir oyuncu yok. O zaman
onun yaptığını 3-4 oyuncuyla yapmaya mecbursunuz.
İlk 45 dakikada Beşiktaş hep sabretti.
Acele etmedi ve iki yan adamıyla en sağ ve en sol çizgiye kadar
indiler.
Çok da iyi işler yaptılar.
Maçın genelinde attıkları korner inanılmaz fark var. 12'ye 3… Zaten
Pepe'nin attığı ilk gol de kornerden geldi.
Peki bu kadar korner atıp neticeye gidememenin sebebi ne? Çünkü
Beşiktaş'ta doğru dürüst kafaya çıkacak bir Pepe var. Medel ilk
yarı çok faydalı oynadı.
Oğuzhan geçen seneye göre biraz daha iyi. Yalnız şu bir gerçek.
Şenol Güneş henüz takımın akordunu bulamamış. Bazen çok iyi işler
yapıyorlar bazen çok kötü.
Siyah-beyazlılar hakemle de fazlaca konuşuyorlar. İlerideki
maçlarda bu başlarına iş açabilir. Bu kadar ufak tefek şeylerde bu
sinire gerek yok.
Zaten bu kadar çok hakemle konuşursan da enerji kaybedersin.
Hakemle uğraşmaktan rakiple uğraşamazsın.
Bunlar ilk maçlar… Mutlak bazı eksikler olacaktır. Ama kadro
açısından Beşiktaş diğer rakiplerine göre hala bir adım önde.
Şenol Güneş'in elinde kilit açacak 4-5 tane enstrüman var.
Bu kadro yapısı Tosic, Fabri, Talisca gibi önemli adamlar gitmesine
rağmen halen ne Fenerbahçe'de var ne Galatasaray'da var.
Beşiktaş'taki en büyük tehlike takımda değil, teknik direktör Şenol
Güneş ile başkan Fikret Orman arasındaki çekişmeler ve
atışmalarda...