Ramazan nedeniyle ölüm konusunda konuşmaya başladık. Uçsuz
bucaksız bir derya burası, söze son yok. O nedenle çok önemli
olduğunu düşündüğüm birkaç mesele daha ele alacağım. Ayrıntısına
ihtiyaç olduğunda, bu yazılara da büyük ölçüde kaynaklık eden, ölüm
ve matem konularında aranılan hemen her başlığın bulabileceği
“Hoşçakal: Kayıp, Matem ve Hayatın Zorlukları” kitabımı salık
veririm. Ölüm bahsinde mutlaka eğilmemiz gereken noktalardan birisi
de çocuklarımıza ölümü nasıl anlatacağımız.
Çocuklarımızın dünyaları çok zengin… Ölüm üzerine de düşünüyor ve
konuşmak istiyorlar, sorular soruyorlar. Ama çoğumuz bu konuda
çocuklarla konuşmak istemiyor, bir biçimde atlatmaya çalışıyoruz.
Oysa bilmeliyiz ki, iki yaşından sonra hemen her çocuk, gelişim
aşamasına göre farklılık gösterse de belli ölçülerde ölümün
farkındadır. Çocuğun ölüm gerçeğiyle ilgili sorularını elden
geldiğince ve uygun bir dille cevaplamaya çalışmak, her canlı için
hayatın bir gün sona ereceğini anlatmaya gayret etmek lazım.
Çocuklarımız, ölüm konusunda ne kadar ihtiyaçları olan doğru
bilgilerle donanırlarsa, sağlıklı bir ölüm bilinci
geliştirebilirler. İleride yaşamaları muhtemel bir krize, mateme
hazırlanmaları ve üstesinden gelmeleri çok daha kolay olur.