Erol Göka Yeni Şafak Gazetesi

Tamam, bizde aile güçlü ama…

Günümüz Batı toplumunda aile yaşamının keskin bir şekilde değişmesinin sonuçlarından birisi de “ölüm ayırana dek tek-eşli evlilik” rüyasının bittiğine inanılması....

05 Ekim 2017 | 171 okunma

Günümüz Batı toplumunda aile yaşamının keskin bir şekilde değişmesinin sonuçlarından birisi de “ölüm ayırana dek tek-eşli evlilik” rüyasının bittiğine inanılması. Güvenilir bir uzman (Paul Verhaeghe), Batıda ailenin yerini “seri monogami” aldı diyor. Batı toplumunda şimdi “çift” dendiğinde kendi cinsinden olanlarla birlikte olmayı ve yaşamayı tercih edenlerin de kastedildiğini, enteresan biçimde onların evliliği daha çok isteyip savunduklarını belirtiyor. Ölümsüz aşkların yerine artık “bir süreliğine” ya da “sürdüğü kadar” ilişkilerin aldığını, “eş” olmayı niteleyen sözlerin pek kullanılmadığını, onların yerine “partnerim”in tercih edildiğini söylüyor. Batıda “ölüm ayırana dek tek-eşli evlilik” rüyası bitti belki ama evli olma fikri hala etkisini sürdürüyor. Kalıcı sevgililik, ulaşmanın imkânsız olduğu görüldükçe daha derinden arzulanıyor. Bu durumdan, romantizmin bitişinden pek memnun olan yok. İnsanlar bir depremin ardından sağa sola koşuşturuyorlar. Tek-eşliliğin yerine yeni bir birlikte olma biçimi arıyorlar ama henüz bulabilmiş değiller. Geleneksel dünyada insanlar, çok kısa bir çocukluk döneminden sonra buluğla birlikte yetişkin toplumun üyesi olurlar, önce ekonomik hayata, sonra çoluk çocuğa karışırlar, çoğunlukla otuzlu yaşlarında ömürlerini tamamlarlardı. Modern zamanlarla birlikte hijyenin ve tıbbi teknolojilerin katkılarıyla insan ömrü tarihte hiç görülmedik biçimde uzadı. Ekonomik ve toplumsal hayatta eşi benzeri görülmedik değişiklikler ortaya çıktı. Eğitim yaşı, dolayısıyla gençlerin ekonomik olarak ailelerine bağımlılık süresi giderek arttı. Sonuçta “çocukluk”, “gençlik” ve “yaşlılık” sadece insan ömrünün evreleri değil fakat aynı zamanda farklı toplumsal kategoriler olarak karşımıza geldiler.  Çocuklar ve gençler, tüketim toplumunun, markaların, teknolojik yeniliklerin hedef kitlesi oldular. Görünüşte ideolojik ve totaliter bir dünya yok. Ama baktığınız her yerde günden güne evrenselleşen, erkekler ve kadınlar arasındaki ilişki üzerinde dünya...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Merhametten maraz doğmaz! 12 Eylül 2019 | 231 Okunma “Benden nefret et ama bana acıma!” 08 Eylül 2019 | 196 Okunma Merhamet esastır çünkü... 05 Eylül 2019 | 170 Okunma Merhameti kavramak zordur 01 Eylül 2019 | 148 Okunma Adalet, merhametten koparsa 29 Ağustos 2019 | 148 Okunma