Erdoğan son yaptığı açıklamalarda “AB üyelik hedefimizden hiç vazgeçmedik, istikametimiz Avrupa” dedi. Türkiye’de sağcısından solcusuna, siyasal İslamcısından laik ve Atatürkçü çevrelere kadar “Avrupa istikameti” çok farklı nedenlere dayanır:
1)- Gerçekten katılımcı demokrasiye ve sosyal devlet hedefine bağlı olanlar “Avrupa’nın ulaştığı nesnel çağdaş değerleri benimsedikleri için” Avrupa’ya sıcak bakarlar: laiklikten kadın-erkek eşitliğine, sendikal haklardan hukukun üstünlüğüne kadar uzanan bir “nesnel değerler sistemidir” Avrupalılık onlar için.
2)- “Batılı” değil de “Batıcı” kafada olanlar ise alt gruplara ayrılırlar: a)- Kapitalizmi sıkıca benimsedikleri için böyledirler b)- Türkiye’nin “Batı himayesinde!” kalmasını düşündükleri için “Avrupacı” ve “Batıcıdırlar”. c)- Bu coğrafyadaki siyasal İslamcılar ise Avrupa ve Batı’ya zaten mecburdurlar. İktisadi, mali ve siyasi olarak ayrılmaz iktidar bağımlılıkları vardır.