Bodrum’da, Dibeklihan Kültür ve Sanat
Merkezi’nde, 25 Temmuz söyleşisinde Hüsnü
Mahalli ile beraber olduk. Batı
emperyalizminin yüz yıllık bölge planı hakkında şu öngörülerde
bulundu:
1) Batı, Lozan’ı kabul ederken kafasında,
Sevr’i bir asır erteleme kararı vardı. 1920’deki Sevr, 2020’ye
ertelendi.
2) Arapların eline Filistin oyuncağını
tutuşturdu, onlar Filistin kavgası ile İsrail’e
kilitlendiler.
3) Lozan’la tapusu
alınan Atatürk’ün Türkiye
Cumhuriyeti’nin başına da Kürtleri musallat
etti. Barzani’den başlayarak
PKK’ye kadar işleri, bugünkü sorunlar yumağının içine
soktular.
4) Ve Türkiye bugün yaşanan fiili durum ile
2020’de Sevr’e doğru götürülüyor. Ve Mahalli
ekliyor; “Bu durum beni
ürkütüyor”. Bütün bu gidişat, Sevr’i bir
asır sonra uygulamaya koymak içindir.
Mahalli’nin çarpıcı ancak bugünkü fiili gidiş
ile örtüşen öngörüsüne belki bir iki ekleme yapmak gerekir: Sohbet
toplantısında da öne sürdüğüm gibi; Türkiye emperyalist güçler
tarafından bu sonuca götürülmek istenirken ortada bir sacayağı
oluştu.
Türkiye’de emperyalizmin Lozan’ı parçalama
hedefleri konusunda, “emperyalizm, Kürtçüler
ve dinciler” üçlü bir işbirliği kurmuş
durumdalar. FETÖ bunun koçbaşı yapıldı; emperyalizm, Kürtçülük ve
dincilik birleşti. Atatürk Türkiyesi’nin kurumlarını ve değerlerini
ortadan kaldırmak istiyorlar.
Dinciler, bölücüler ve emperyalistlerin
hedefleri bütünleşmiştir. Benim bu değerlendirmeme Mahalli de
katıldı.
Hedefleri Lozan’ı,
Cumhuriyeti, Atatürk devrimlerini
yıkmaktır. Ergenekon ve Balyoz bu hedeflere yönelik olarak
yapılmıştır.