Rize'de valilik önüne taşınan Atatürk heykeli için malum takım
kıyameti koparınca aklıma Cemal öğretmen geldi.
Çok becerikliydi.
Elinden her şey gelirdi…
Bir gün görev yaptığı okulu için kocaman bir Atatürk heykeli yapmak
istedi.
Okul deniz kenarındaydı.
Kum beleşti nasılsa…
Ama çimento yoktu.
Alacak parası da…
Kıtlık yılları…
Üstelik çimento karaborsa.
Üç misline satılıyor.
Parasına rağmen bulmak kolay değil.
Neyse…
İlçe halkı seferber oldu.
Karaborsadan yetecek kadar çimento alındı.
Cemal hoca hemen işe koyuldu…
Heykeli kalıba döktü önce…
Bir hafta çalıştı.
Harç nemliyken heykele şekil veriyordu.
Ortaya üç buçuk metre boyunda bir heykel çıktı.
Kaç kiloydu bilmem.
Kaldırmak da çevirmek de kolay değildi...
Şimdiki gibi vinçler yoktu, iplerle ve insan gücüyle kaldırıldı o
ağırlıktaki beton yığını.
Heykel bitti...
Millet heyecanla heykele koştu.
Ama heykel Atatürk'e benzemiyordu.
Biraz andırmıştı o kadar.
Cemal hoca morali bozuk bir şekilde beton yığınını okulun bodrumuna
koydu.