Başarısız kanlı darbe girişiminden sonra Fetullah Gülen solcu medya üzerinden soruşturmaları sulandırma kampanyası başlattı.
Darbe için 'tiyatro' dediler önce.
245 kişinin rol icabı öldüğünü iddia edecek kadar alçaldılar yani.
İki binin üzerinde insan da 'tiyatro' için vurulmuştu.
Ölümün tiyatrosu olur muydu?
Onlara göre çocuklar, delikanlılar, kadınlar 'darbe tiyatrosu' için ölmüştü.
'Boşuna öldüler' demek istediler yani.
Malum kesim FETÖ'nün bu yalanını vicdansızca seslendirdi.
Demokrasi ve vatan için acıyı bal eyleyen insanların da inanmasını beklediler.
Sonra 'mağdur' edebiyatı başladı… O kanlı geceyi itibarsızlaştırmak için ellerinden geleni ardına koymadılar.
Başı da CHP çekti.
Kemal Kılıçdaroğlu utanmadan 'Beyefendi tatildeyken' dedi.
Diyebildi yani.
Bilmiyorum ama belki de o gece sarhoştu.
Reis'in milletiyle beraber olduğunu göremedi mi acaba!
Hâlbuki asıl ortalarda görünmeyen kendisiydi, Bir de solcular.
Can Ataklı gibi isimler.
Onlar o gece ellerinde viski kadehiyle 'Reis'in alınmasını' beklediler.
***
Darbe gecesine 'tiyatro' diyerek itibarsızlaştırmaya çalışan malum medya FETÖ'nün rozeti ByLock'u da aklamaya kalktı.
CHP'nin başı, çalınmış sorularla devlete yerleşen hainlerin yanında durdu.
Okyanus ötesinden gelen talimatları harfiyen uyguladı.
Darbecilerin bombaladığı Meclis'in onarılmasını istedi.