Tanzimat kafalı medyanın satılmış kalemi Emin Çapa’nın milleti aşağılayan, şehitlerimize hakaret eden bu sözlerini anlamaya çalışıyorum.. Bu sömürge aydınının kendisi ile ilgilenmiyorum bu arada.. Yanlış anlaşılmasın.. Ben onun temsil ettiği güce bakıyorum.. Komprador burjuvanın fırsatını bulduğunda görevlendirildikleri topluma ne yapabileceklerini okuyorum. Bu akılsız tayfa, örtülü planı faş ediyor sadece.. Öyle sabırsız ki, içi içine sığmadığı için ilk fırsatta kustu asıl niyeti.. Oysa bağlı olduğu grup, 15 Temmuz’dan beri nasıl güzel oynuyordu.. O gece ve devamında yaşananları arka arkaya sıralasanız sanırsınız ki Aydın Doğan, don-atlet tankın önüne yatmış köprüde.. Ama işte gördüğünüz gibi fazla sürmedi bu tiyatro.. Bu daha ne ki?.. Bundan sonra her gün yeni operasyonlar bekleyin bu yerleşik düzenden.. TÜSİAD’ın, içinde “Laiklik” falan geçen o son çıkışı da bunun içinde.. Ama geçti artık o günler.. Bunun da farkında oldukları için bir laf söyleyip iki adım geri atıyorlar.. Deniyorlar.. Ama sonuç alamadıklarını da görüyorlar tabii ki..
Oyuna devam
Nihat Behram geçen sabah Sputnik radyosunda Enver Aysever’in programına katıldı.. Programın sonunda şöyle bir analiz yaptı; “…Bizim coğrafyamız öyle bereketlidir ki.. Her yazarımızın onlarca birbirinden güzel kitabı var.. Ama bazı adamlar her sorularının cevabını tek bir kitaptan arıyor…”