Senelerdir bir profil çıkarılacağı zaman ısrarla; okumuş,
profesyonel meslek sahibi, entelektüel, araştıran, sorgulayan falan
falan diye anlatırlar CHP’ye oy veren kitleyi.. Buna
karşılık AK Parti seçmeni için de en basit tabirle ‘koyun’ derler..
Koyun yani kalabalığı takip eden, kendi fikri olmayan, neyi neden
yaptığını düşünemeyecek kadar şuursuz.. Bu karşılaştırma ya da
tanımlamalar bana ait değil.. Özellikle CHP medyasının yükselttiği
değerlendirmeler bunlar. Ha bir de CHP medyası var elbette..
Tarafsız, bağımsız, özgür, haktan hakikatten yana.. AK Parti
medyası ise körü körüne partisini destekleyen, partinin ya da
liderin hatalarını görmeyen ham ve yoz yandaşlık yapan.. Öyle
mi?...
Gelin şimdi tüm bu verileri alt alta toplayıp bir sağlamasını
yapalım…
**
Önce medyalardan başlayalım. Kendisini “CHP’li bir gazeteci”
olarak tanımlayan Yılmaz Özdil, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile
ilgili basit bir eleştiri yaptığı için önce genel yayın
yönetmenliğini yaptığı televizyondan ardından da en etkili yazarı
olduğu gazeteden kovuldu.. Şaka değil. Sözcü’yü, “sadece” Yılmaz
Özdil için satın alan okurlar olduğunu bildiği halde yönetim,
gözünün yaşına bakmadı.. Bir ticari kayıp yaşamayı göze alarak
gösterdi kapıyı.. Aynı günlerde AK Parti medyası ise
“HÜDA-Par...