Diyarbakır Çermik’te bir kız çocuğu.. 7 yaşında.. İsmi Emine.. Bir deri hastalığı nedeniyle enfeksiyon riski taşıyor..
Bu yüzden evden çıkmasına izin yok..
Şengül Demir..
Diyarbakır’da bir genç öğretmen..
Her gün 43 kilometre yol gidiyor..
Emine’ye evinde ders veriyor..
Yol güvenli değil. Yer güvenli değil..
Pek çok öğretmen arkadaşı, okulları zorunlu olarak tatil edildiği için Diyarbakır’dan gitmiş..
Gidenlerin arkasından PKK tehdit savurmuş..
“Daha da buraya gelemezsiniz” demiş..
Faşist PKK baskısı öğretmenlerin üzerinde..
Amma Şengül Öğretmen çalışıyor..
Çünkü her sabah Emine’ye bir harf daha öğretmesi lazım..
Önceki gün Emine yarıyıl karnesini aldı..
O mu aldı yoksa Şengül Öğretmen mi, varın siz verin kararı..
***
Şengül Öğretmen’in, Emine’ye karnesini götürdüğü saatlerde PKK bir okulu daha bombalıyordu..
Beş Emine yaralandı o saldırıda..
Öğretmen olduğu halde akla ziyan bir rapor alarak yıllardır işe gitmeyen Başak Demirtaş, evinin sıcak salonunda, televizyondan izledi gelişmeleri..
***
Değerli dostlar, PKK ve onu takip eden yapıların mevcut eğitim sistemiyle kavgalı olduğunu biliyorsunuz..
Her fırsatta ‘anadilde eğitim’ bahanesiyle etmedikleri kalmıyor..
Sivil siyasete şans tanısalar, TBMM’de çözebilecekler.
Amma dert çözmek değil ki, daha da çözümsü hale getirmek..
Her sene başında fakir Kürt çocuklarını okullara yollamazlar..
Ama kendi çocuklarını yabancı kolejlere yollamakta bir sakınca görmezler..
Kendi çocukları kolejlere gider ama öğretmen eşini devlet okuluna işe yerleştirirler.
Kürt çocukları yollamadıkları okullara öğretmen olurlar devlet memuriyetine geçip maaş alırlar..
Devlet memuriyetine geçerler ama tartışmalı bir sağlık raporu ile yıllarca işe gitmezler.
Devlete ‘katil devlet’ derler.. Ama o ‘katil devlet’in verdiği yüzlerce bin lira haksız maaşı reddetmezler..