23 Ekim 2018 günü Google’ın Londra merkezinde “AI”, yani “yapay zekâ”nın bugün geldiği noktayı konuşurken, telefonuma durmadan WhatsApp mesajları yağıyordu.
Çünkü tam o saatte, bütün dünya Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kilitlenmişti.
O da Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda işlenen
vahşi cinayetin en ince ayrıntılarını anlatıyordu.
WhatsApp’tan gelen cümlelerin hemen hepsi bu olay hakkında bildiğim
şeylerdi.
Ancak bu konuşmanın bir bölümü vardı ki...
İşte onu kaydettim.
Ve bugün yazıyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye olarak, bu olayın
neden böylesine sıkı bir takipçisi olduğumuzu kelimesi kelimesine
şu cümlelerle anlatıyordu:
“Diğer taraftan Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan vatandaşı sıfatı
yanında dünya çapında tanınan bir gazeteci olması bu konuda bize
uluslararası bir sorumluluk da yüklüyor. Türkiye kendi egemenlik
hakları yanında uluslararası toplum adına insanlığın ortak
vicdanının temsilcisi olarak da bu meselenin
takipçisidir.”
İşte bu cümleler telefonuma düştüğü an, bana “yapay zekâ”yı anlatan uzmanı bir an için unuttum.