DÖRT günlük bir inzivaya çekildim.
Hani "Güzel bir yaz" diyordum ya, işte o yaz mevsimini
açtım.
Ama hâlâ nereye gitsem o soru:
"Erdoğan geri döner mi..."
İnsanlar rahatlamış, ama o menfur soru hâlâ boğazlarında...
* * *
Bak arkadaşım, bu soruyu bana soruyorsan, ben de kendi cevabı
vereyim.
Kötü habere hazırlıklı ol...
Evet dönebilir...
* * *
Geleyim iyi habere...
Dönebilir ama şöyle dönebilir...
Cumhurbaşkanlığı'ndan istifa eder, geçer eski partisinin
başına...
Seçime girer...
Yeterli çoğunluğu elde ederse yine başbakan olur...
* * *
Ama o eski afra var ya, hani o hormonlu tafra, hormonlu ego ve
hormonlu kibir...
O, "Sandıktan ben çıktım, istediğimi keser, istediğimi biçerim"
halleri...
Hani o, "İstediğim savcıya talimatı verir, istediğimi içeri
attırırım" durumları...
O nobranlık, "Affedersiniz o Ermeni, o hâkim Alevi" hoyratlıkları,
o nefret...
Kendine oy verenden başka herkesi düşman ve öteki görme, o
küçümseme, aşağılama...
İşte o artık geri dönemez...