AYRINTILARINI dün Sözcü gazetesinde okudum.
Olay Konya’da geçiyor.
Filmin mazlum kahramanı dul bir Mısırlı kadın.
Sisi yönetiminden kaçıp 3 çocuğu ile Konya’ya yerleşmiş.
Filmin kötü erkek karakteri ise Konya Göç İdaresi Müdürü...
Ağabeyi milletvekili...
Kadının kim olduğunu, yüzünü bilemiyoruz...
Çünkü üzerinde “hımar” dediği, gözlerini bile örten siyah bir
çarşaf var.
Haberi okudum...
Ayrıntıları ve kadının verdiği ifadeden hareketle, aralarında geçen
konuşmaları bir film senaryosu haline getirdim.
Mısırlı kadın tecavüz girişimi ve tacizden şikâyetçi.
Müdür evdeyken baskın yapılmış ve suçüstü zabıtları tutulmuş.
Müdüre işten el çektirilmiş durumda...
Valilik soruşturma açtı. İçişleri Bakanlığı müfettişleri
devrede.
Soruşturma devam ediyor.
İşte size elindeki yetkiyi ve gücü kötüye kullanan bir bürokratın
konuşmaları.
Örnek olay olarak incelenebilecek bir taciz...
Konu hâlâ soruşturma aşamasında.
Karar sizin.
SAHNE 1: MÜDÜRÜN MAKAMI
İŞİNİ ÜÇ GÜNDE ÇÖZERİM AMA BİR ŞARTIM VAR
KADIN: “Sisi mezaliminden kaçtık. Türkiye’ye
yerleşmek istiyorum.”
MÜDÜR: “Normalde bu işler 3-4 yıl sürer ama ben
senin işini çözerim.”
KADIN: “Nasıl olacak bu iş, neler yapmalıyız?”
MÜDÜR: “Bak bu benim ağabeyim. Bak bu da devlet
büyüklerimizle fotoğrafları. Hepsini iyi tanırım. Ben istersem
Amerika’dan insan getirtir buraya yerleşti...