NE diyorduk...
Bu bir istiklal savaşı değil mi...
***
İzmir’in ilk kurşunu da orada atıldı...
Hem de Elazığlı bir yiğit attı ilk kurşunu...
Yine bir Hasan Tahsin’i çıktı İzmir’in...
***
Kimdir bu kahraman? İyi tanıyalım.
***
Öyle özel harekâtçı falan değil...
Gerilla eğitimi falan da almamış...
Elindeki ise öyle Akrep, Glock falan değil...
***
Bildiğimiz beylik tabanca...
***
Üniformasının altında çelik yeleği de yok...
Karşısındaki alçak, tam teçhizat gelmiş.
Arabalarına bombaları yüklemiş... Bavulunda roketatarları var...
Elinde Kalaşnikof...
İşte o gerilla bozuntusunun karşısına beylik tabancasıyla çıktı benim Elazığlı yiğidim...
***
Kahramanca savaştı...
Bütün İzmir’in, ikinci Hasan Tahsin’i oldu...
Bütün Türkiye’nin kahraman Fethi abisi oldu...
***
Bir de yanında silahsız silah arkadaşı mübaşir Musa Can...
Birlikte korudular adaletin kutsal mabedinin kapısını...
Can verdiler serden geçmediler...
Bak arkadaş...
Sen de, ben de...
O da...
Siz de, biz de, onlar da...
Hepimiz aklımızı başımıza alıp bir düşünelim...
***
Bu iki kahraman, vicdansız alçakları adaletin kapısından içeri sokmadı.
Peki sen.. Siz... Adaleti dağıtanlar, kanunları yapanlar, binanın içini adaletsizliğe karşı aynı tarafsızlıkla, aynı fedakârlıkla koruyabildiniz mi...
***
Bir düşünün Ergenekon davalarını, Silivri mezalimlerini... Düşünün...
***
Eski HSYK mensuplarının bugünlerde söylediklerine bakın...
Ve bugün yapılan uygulamalara bakın...