HALK Bankası Genel Müdür Yardımcısı’nın ABD’de tutuklanması ile
ilgili haberlerde bir cümle dikkatimi çekti.
Savcının elinde Reza Zarrab ile genel müdür yardımcısı arasında
yapılan telefon konuşmalarının tapeleri varmış.
Buraya kadar normal ama şu cümle çok dikkat çekici.
“Bu tapeler, 17-25 Aralık öncesi yapılan konuşmalara ait.”
Sizin de aklınıza şu soru gelmedi mi?
Savcı bu tapeleri nereden elde etti?
Birinci ihtimal şu: FBI ikisini dinledi ve savcıya iletti.
Şimdi bir dakika...
Şöyle bir şey de olmuş olamaz mı?
Daha önce bunları dinleyen “birileri” bunu FBI’a veya savcılara iletti.
17-25 Aralık’tan beri beynimi virüs gibi kemiren bir şüphe var.
FETÖ savcıları zamanında insafsız bir dinleme faaliyeti yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesini bile dinlediler.
Ve bu insanlar ellerindeki Türkiye’de her kesimden insanın özel ve genel hayatı ile ilgili muazzam bir arşivi Türkiye dışına çıkardı.
Acaba bu arşivin bir bölümü, belli bir “ücret” karşılığı Amerikalı makamlara verilmiş olamaz mı?
Peki ücret ne?
Gülen’in Amerika’da kalmasının temini mesela...
Hayatta hiç hazzetmediğim şey, komplo teorisidir...
Ama bugün komplo teorisi kokan bu ihtimalden söz etmeden duramayacağım.
Fehmi Abi görüyorsun, yokluğunu aratmamaya çalışıyorum.
AKİF BIRAK ÇEK ELİNİ ŞU DEVLET TİYATROSU'NDAN
KÖŞE komşum Akif yine taktı Devlet Tiyatroları’na...
Neymiş, 16 Temmuz’u anlatan anti-FETÖ oyunlar ısmarlanmış, hatta yazılmış ama niye oynanmıyormuş.
Hatta İskender Pala, anti-FETÖ bir oyun yazmış, hazırmış ama bir türlü sahneye konmuyormuş.
Akifçiğim bak bir kere daha söyleyeyim.
Ismarlama tiyatro kötü terziye diktirilmiş elbise gibidir. Durmaz üstünde. Sen bile giymezsin.