Futbolda en tehlikeli şey yaptığınız doğrulardan vazgeçmektir. İkinci yarı için iyi bir hazırlık dönemi yaptığı her halinden belli olan Galatasaray ilk yarıda sergilediği futbol anlayışını ikinci yarıda elinin tersiyle bir kenara itince hayli sıkıntı çekti. Tudor döneminin durağan Galatasaray’ının Fatih Terim’le birlikte gittiğini hemen gözlemledik. En büyük değişim; rakip alanda yapılan baskı, orta alanın tempolu ve hızlı geçilmesi ve de kanatların etkin bir biçimde kullanılmasıydı. Buna birde orta alan organizatörü olarak görev verilen Selçuk’un özgüveninin artması da eklenince Galatasaray ilk 19 dakika içerisinde aradığı golleri bularak rahatladı. Sağ kanatta Mariano ve Rodrigues’in uyumlu bütünlüğüne orta alan organizasyonunu iyi yapan Feghouli’nin sol kanat bindirmeleri de eklenince haliylen Eren Derdiyok’un golcülüğü de ön plana çıktı. Maicon, Fernando ve Gomis’li 3 silahından yoksun Galatasaray’ın Türkiye’nin etkili takımlarından Kayserispor’a uyguladığı baskı ev sahibi için ilk yarı boyunca pozisyondan uzak kalmasına da neden oldu. İkinci yarıda ise işler tersine döndü. Bunun nedeni; Galatasaraylı oyuncuların skoru yeterli görüp, yaptıkları baskıdan vazgeçmeleri, orta alan temposunu bırakmaları ve fazlaca geriye yaslanmaları. Nitekim bu ilk yarıda uyuyan Kayserispor’u da uyandırdı.