Bir gazetede yer alan ve aynı zamanda sosyal medyada paylaşılan bir habere göre, Etiler'deki bir et lokantasında altın tozuyla kaplı etin fiyatı 6 bin lira ile 9 bin lira arsında servis ediliyormuş. Reklam amacıyla da yapılsa, böyle bir uygulama medeni toplumlarda tepki görür.
Türkiye fırsatlar ülkesidir. Ancak alın teriyle para kazanmış hiçbir insan bir porsiyon ete 6 veya 9 bin lira ödemez. Ya petrol paralarını halktan çalan yöneticiler öder, ya da yasal olmayan yollardan spekülatif para kazananlar öder.
10 sene önce olsaydı bu olay bizde daha çok tepki görürdü. Mamafih 2007 yılında bir firma, normal çikolatanın on katı fiyatla satılan altın tozlu çikolata ithal etti. Sonrasında devam etmedi. Hatta altın tozu kaplı çikolatayı ithal eden firma sahibi de, her gün 0.2 gram altın yemenin vücuttaki toksinleri artıracağını açıklamıştı.
Bugün bu tür olaylara karşı tepkiler neden azaldı?
1. Gelir ve servet dağılımı bozuldu. Fakir ve zengin arasındaki fark açıldı. Zengin aldırmıyor, fakir ekmek derdine düştü.
OECD 'nin 2018 sonunda yayınladığı bir rapora göre Türkiye servet dağılımı açısından Avrupa ve Asya'nın en adaletsiz ülkelerinden birisidir. Türkiye'de servetin yüzde 54'ü nüfusun yüzde birinin elindedir ve OECD ülkeleri içinde son 10 yıl içinde servet dağılımı en hızlı bozulan 3 ülkeden birisidir. Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Kuruluşu (OECD ) daha önce de 21 Mayıs 2015 tarihinde üye ülkelerde gelir dağılımı raporu açıklamıştı. Bu rapora göre de o zaman 34 üye ülke arasında gelir dağılım adaletsizliği sıralamasında Şili ilk sırayı alırken bu ülkeyi Meksika, Türkiye, ABD ve İsrail izlemişti. Gelir dağılımın ne kadar bozuk olduğunu gösteren dolaylı belirtiler de vardır. Söz gelimi, Türkiye de lüks araba oranı zengin ülkelere göre daha yüksektir.Gelir dağılımı aşırı bozulunca, gösteriş amaçlı tüketim de artar. Bazı insanlar herkesin yapamadığını yapmaktan tatmin duyar.