Dünyayı bekleyen en büyük tehlike, insanların, insan hakları ve demokratik özgürlüklerini kaybetmesidir. Ne yazık ki, geldiğimiz noktada birçok gelişmiş ülkenin sömürü ve çıkar hırsı ile yine çoğu ülkede politikacıların doymaz iştahı, dünyada insan hakları ve demokratik özgürlüklerin giderek yok olmasına neden oluyor.
Küreselleşme sürecinin zengin ve fakir ülke farkını artırması, aynı zamanda dikta rejimlerini de besliyor. Geçim derdine düşen insanlar, siyasi istismarlara ve vaatlere daha kolay inanıyor.
Özetle dünya demokraside geriye düşüyor, yoksullukta ileri gidiyor.
Freedom House (Dünya Özgürlükler Evi) her sene bütün ülkelerde anketler yaparak insan hakları ve demokratik özgürlükler endeksi yayınlıyor. Ülkeleri aynı ülkede yaptığı anket sonucuna göre, insan hakları ve demokratik özgürlükler açısından, özgür, yarı özgür ve özgür olmayan ülkeler olarak tasnif ediyor.
Freedom House'un, dünyada özgürlük endeksleri raporlarını bütün dünya dikkatle takip ediyor. Zira bu endeksler objektif anketlere ve görüşmelere göre hazırlanıyor. Aksi halde inandırıcı olamaz.
Dahası, insan hakları ve demokratik özgürlükler, bütün insanlığı ''vicdanî değer ''olarak ilgilendiriyor. İnsan hakları ve demokraside geri düşen ülkeler, siyasi ilişkilerde de kaybediyor. Dış ekonomik ilişkilerde de kaybediyor.