Türkiye'nin 2018 yılı dış ticaret açığı, 2017 yılına göre yüzde 28.4 oranında azaldı ve 55 milyar dolara geriledi ama yine de açık devam ediyor.
2017 yılına göre 2018 yılında ihracat yüzde 7 arttı ve ithalat ise yüzde 4.7 oranında geriledi. Bu yıllar arasında ithalat malları içinde en fazla tüketim mallarında düşme oldu. Tüketim malı ithalatı, 28.5 milyar dolardan 22.9 milyar dolara geriledi. Ara malı ithalatı da 171.5 milyar dolardan 170 milyar dolara geriledi. Yatırım malı ithalatı da 33.1 milyar dolardan, 29.3 milyar dolara geriledi.
Tüketim malı ithalatının gerilemesi, olumlu bir gelişmedir. Ancak gerek yatırım mallarının ve gerekse ara malı ithalatının azalması GSYH'da büyümeyi olumsuz etkiledi. Sanayi üretiminde ve yatırımlarda düşme yarattı.
Dış açık vermemizin nedeni, üretiminin yaklaşık yarı yarıya ithal girdiye bağımlı olmasıdır.
Söz gelimi Türkiye, 2018 yılı pamuk ipliği ihtiyacının yüzde 43'ünü ithal etti. Ara malı ihtiyacının da yarısına yakınını ithal ediyor. Bu durumda ithalat azalınca üretim de geriliyor. Büyüme düşüyor ve işsizlik artıyor.
Doğrusu, pamuğu ve ara malı girdilerini içeride üretmenin, hukuki ve fiziki altyapısını hazırlamaktır. Yerli ara malı üretimi için, yatırım için güven ortamı yaratmaktır.