Bu sene GSYH'nın üçüncü çeyrekte de küçülmesi bekleniyor. Eksi bir ile eksi iki arasında tahminler var. Son çeyrekte ise (Ekim-Kasım-Aralık ayları) ekonomide bir canlanma bekleniyor.
Türkiye şartlarında iç dinamikler uzun süre küçülmeye karşı direniyor. Tüketici ihtiyaçlarını daha fazla erteleyemiyor. İç pazar daralınca ihracat arayışları artıyor. Üretici bir süre stoktan çalışıyor sonra kullandığı girdileri yeniden ithal etmeye başlıyor. Sermaye yeni yatırım imkanları araştırmaya başlıyor.
Bundan sonraki yıllar GSYH'da yüzde 2 veya yüzde 3 büyüme olabilir. Ancak, fert başına büyüme (gelir artışı) yüzde 1 dolayında kalır. Bu oranda büyüme ile Türkiye'nin kalkınması sağlanamaz, dış borçları için kaynak yaratılmaz.
Daha da önemlisi, sürdürülebilir büyüme için sabit sermaye yatırımlarının artması gerekir.
Gayrisafi yurt içi hasıla, harcama yöntemiyle zincirlenmiş hacim, endeks ve değişim oranlarına göre sabit sermaye yatırımları GSHY da küçülmeden önce başlamış ve dört çeyrektir küçülüyor.