Satın aldığımız sigaranın yüzde 81.6'sını, 2000 CC'ye kadar olan binek arabanın yüzde 60'ını, benzinin yüzde 62'sini vergiler oluşturuyor. Maliye işin kolayını seçiyor, elinin altında yakaladığından vergi alıyor. Gerçekte ise ÖTV, KDV gibi vergilerin bu kadar yüksek olması satışları, talebi etkiliyor. Piyasa için bozucu etkileri ortaya çıkıyor.
Aslında, vergi sisteminin değişen üretim ve ticaret şartlarına uyumlu olması, bozucu etkilerinin olmaması gerekir. Söz gelimi istihdam üzerindeki ağır yükler, istihdamı engelliyor, kayıt dışı istihdamı artırıyor ve emek yoğun yatırımları önlüyor. Bu nedenle bozucu etkileri fazla olan bir yüktür.
Şimdi Maliye'nin yeni bir vergi tasarısı hazırladığı anlaşılıyor. Bu yeni tasarı ile ilgili olarak gelir vergisi son diliminin yüzde 35'ten yüzde 45'e çıkarılacağı haberi var.
Gelirin son diliminden alınan vergi oranı, ülkelere göre yüzde sıfır (Suudi Arabistan) ile yüzde 56 (Danimarka) arasında değişmektedir. Gelir vergisi yüksek olan ülkelerde, eğitim yardımları yapılmakta, ayırım yapılmadan düşük gelir gurubundaki herkese devlet aylık olarak maaş ödemektedir.
Bu sene, GSYH'da küçülmeden dolayı vergi gelirleri reel olarak düştü. Hükümet cezaları artırdı. Ne var ki cezalarla devlet bütçesinin yürütülmesi zaten mümkün değildir. Şimdi anlaşılıyor ki vergi gelirlerini vergi oranlarını değiştirerek bütçeye yeni kaynak sağlamak istiyor.
Gelir vergisi gibi bazı dolaysız vergilerin artması, vergi adaleti açısından uygun olabilir. Ancak eğer amaç vergi gelirlerini artırmaksa ters teper.