25 yıl önce ehliyet sınavına giriyorum. Nasıl heyecanlıyım.
Maslak’ta bir bölgede. Ama tam hatırlamıyorum yerini. Sanırım Ayazağa tarafı olabilir. İşlek bir cadde. Sabahın erken saatlerinde gidip sınava girmek için sıramı bekliyorum.
Sıra geldi.
Arabaya bindim. Yanımda da kurs yönetiminden birisi. Arka koltukta ise, bana “Ehliyet alabilir” ya da “Alamaz” diyecek kişi.
Adını hatırlamıyorum. Zaten aşırı heyecanlı ve olaya konsantreydim.
Her neyse!!!
Sınavı başarıyla geçtim. Kalkış, duruş, park etme falan tamam. Bir tek sorun var. Kornaya basmamışım.
Ama bana göre basmak için bir sebep yoktu. Çünkü yolda giderken insanların karşıdan karşıya geçtiğini gördüm. Ve durup yol verdim. Fakat arka koltukta oturan kişi, “Sen durdun yol verdin, fakat yine de kornaya basman gerekiyordu. Onların seni fark etmesi için” dedi.
O zaman da bu cümleyi asla anlamamıştım, şimdi de anlamıyorum. Ve hayatım boyunca da kornaya basan, basmak isteyen, onaylan insanlardan hisç haz etmedim.
Ve itiraf edeyim trafikte ya da yolda yürürken en çok kornaya basan kişilerle kavga ettim. Bir de sokağa çöp atan kişilerde. Her neyse!!!
Şimdi diyeceksiniz ki, "Ne alaka şimdi bu mevzu!"
...