Çok az bir farkla ‘evet’ lehine sonuçlanması, referandumun siyasi işlevinin de yeniden masaya yatırılmasına ve anlamlandırılmaya çalışılmasına neden oldu. Eğer Cumhurbaşkanlığı sistemi bazı çevrelerin beklediği üzere yüzde 60 civarında bir destekle kabul edilseydi, siyasetin bundan sonra alacağı yön berraklaşacaktı. Her şeyden önce böyle bir sonuç MHP’nin iktidarın olanaklarının cazibesi altında yeniden Bahçeli etrafında bütünleştiğinin işareti olacak, partideki muhalifler pratikte siyasetin dışına itileceklerdi. Bu durum aynı zamanda ‘merkezde’ sağlam bir milliyetçi tabanın bulunduğunu gösterdiği ölçüde, AK Parti için de göz ardı edemeyeceği bir seçmen kitlesine işaret edecekti.
***
Diğer taraftan böyle bir sonuç, benzer bir bütünleşmenin AK Parti tabanında Erdoğan etrafında yaşandığının da kanıtı olacaktı. Demokratik nitelikler açısından net bir şekilde olumsuz niteliklere sahip bir taslağın yüksek teveccüh bulmasının tek anlamı, Erdoğan’ın kişisel karizma ve liderliğinin gücüyle olabilirdi ancak… Dolayısıyla yüzde 60 civarında bir sonuç Erdoğan’ın herhangi bir seçmen kitlesine bağımlı olmayan, neredeyse siyaset üstü bir lider konumuna oturmasını teşvik edecekti.