Gülen darbesi henüz sindirilmeden ve farklı kesimlerin yüz yılın ardından yeniden ‘birliktelik’ duygusu yaşadıkları noktada, AK Parti içinde bazıları ortamın kendileri için hayırlı olmadığını idrak ettiler. Geçen haftalarda Ali Bayramoğlu ve Mensur Akgün’ü hedef alan pespayeliklerin işlevi bu… Söz konusu güruh uzun süredir ‘saldırı piyonları’ olarak tutulmakta. Ancak bugün hava dönüyor ve zül haline gelen ‘organik’ militanları AK Parti’nin kucağına bırakıyor.
Amigoluk modeli, siyasetin kitlenin tümünü ‘fıtraten’ kucaklayan ‘organik’ lider tarafından yapıldığı, takipçilerin de lideri tekrarlayarak makbul hale gelmeleri ‘ilkesine’ dayanıyor. Ancak işlev bununla sınırlı değil… Amigoluk yapmayanları itibarsızlaştırmak üzere onlara her türlü medyatik araçla saldırmak da işin bir parçası …
Bunlara ‘trol’ deniyor… Son dönemde profesyonelleşerek kariyer sahibi haline gelenler var. Dahası bazıları bu kariyere ailecek atılmış durumdalar. Ne yapsınlar? Herkes kendi yeteneğine göre bir yer kapmaya ve o yerin gereğini yapmaya çalışıyor…
***
İşte bu trollerin yönettiği sitelerden biri de benimle yakından ilgileniyor. Darbe öncesi günlerde farklı zamanlarda yazdığım iki cümlemi yan yana koyarak benim ne denli ‘çelişkili’ olduğumu göstermeye çalışmışlardı. Çünkü çelişkiye düşmeniz başka konularda da çelişkili olduğunuzu ima eder. Daha da ‘iyisi’ bu durum işinize geldiği gibi fikir değiştirdiğiniz şeklinde yorumlanabilir. Yine de bu sıradan olayla ilgili yazmanın gereği ne diye sorabilirsiniz… Ne de olsa trollerin seviyesi ve ahlak anlayışları konusunda artık epeyce fikir sahibiyiz. Ancak bu örnekte ele alınan iki cümlenin yan yana gelmesi, bizlere ilave düşünme ve ‘anlama’ fırsatı veriyor.
Geçen yıl yazdığım cümle şu: “Bugün AKP Türkiye’nin demokratlarını çeperinde taşıyor. Onları temsil edemiyor ama kendi değişimci istekliliği sayesinde umut vermeye devam ediyor. Bugün en bilinçli seçmen AKP’ninki…”