Tıkanmış ve işlevsiz hale gelmiş olan siyasete yeni yıl hediyesini bizzat iktidar kanadı verdi. Son KHK’daki muğlak, ucu açık ve suistimale yatkın 121. Madde ile ilgili gelen eleştiriler Abdullah Gül üzerinden karşılanarak, belki de onun gelecekte yeniden siyasete girmesinin engellenebileceği düşünüldü. Ama eğer bu tavır sürdürülürse, Gül ‘kendiliğinden’ siyasete girmiş olacak… *** Meselenin bir yönünde, haklı ve dikkatli uyarılara bile tahammül edemeyen bir AK Parti iktidarının nasıl değerlendirilmesi gerektiği sorusu var. Erdoğan’dan gelen ilk rahatsızlık tepkisinin ardından, Gül durumu bir AK Partili hassasiyeti ile ifade etmişti: “Doğru amaçla ve iyi niyetle yapılmış bir kararname. Yalnız orada bir boşluk görüyorum ve tereddüdüm şu: İleride durumdan vazife çıkartacak bazıları hepimizi çok üzecek olaylara vesile verebilirler. Onun için ufak bir düzeltmeyle bunun önüne geçilebilir diye düşündüm… Bunu oraya buraya çekmenin hiçbir anlamı yok açıkçası. ” Ama Erdoğan açısından bir anlamı olmalı ki, olay bir anda ‘derinleşti’. Cevabi konuşmasında kamu görevlileri için çıkarılmış olan KHK’nın şimdi sivilleri de kapsadığını belirttikten sonra şöyle devam etti: “Nedense büyük bir gürültü koparılmaya başladı. Bana göre büyük değil.