Benzersiz bir seçime doğru gidiyoruz. Geçmiş deneyimlerle karşılaştırmaların fazla anlamlı olmayacağı, anketlerin son ana kadar doğru ölçüm yapamayacakları bir seçim… Bunun bir teknik, iki siyasi nedeni var. Teknik neden, cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin aynı anda yapılması… Geçmişte seçenekler partilerle sınırlı olduğu için seçim yapmak daha alışılmış ölçütlere dayanırdı. Oysa şimdi farklı bir düşünme tarzı söz konusu. Bazı seçmenler iki seçimin sonucunu bir bütün olarak değerlendirip tercihte bulunmak isteyebilecekler. Bu durumda Meclis ile Cumhurbaşkanlığı arasında ‘uyum’ mu ‘denge’ mi istendiği sorusu öne çıkıyor. Hükümetin performansından hoşnut olmayan muhafazakarlar ile güçlü bir lidere ihtiyaç olduğunu düşünen laikler bu ikilem içinde oy kullanacaklar. *** Siyasi nedenlerden biri belki de ilk kez herkesin oy verebileceği bir cumhurbaşkanı adayının ve siyasi partinin seçimlere giriyor olması. AK Parti, CHP, HDP, İyi Parti, MHP, SP, BP ve VP… Tüm siyasi yelpazeyi kuşattığı gibi, her siyasi eğilim de şu an için sahip olduğu en güçlü adayla sahnede. Dolayısıyla kutuplaşmayı da dikkate alırsak protesto oylarının çok düşük, katılımın ise her zamankinden yüksek olması beklenebilir.