Geçen Pazar İstanbul’un bir otelinde adı ‘Recep Tayip Erdoğan Sempozyumu’ olan bir paneller dizisi yapıldı. Birçok kişi Erdoğan’ın ‘anlam ve önemini’ yansıtan konuşmalar yaptı. Anlatılanların olgusal içeriğine katılmamak mümkün değildi. Erdoğan gerçekten de olağan dışı bir siyasi figür, giderek Türkiye siyasi hayatı açısından kendine özgü bir fenomen. Güç ve etkisi kendisini aşan, halkla sembiyotik ilişki kurabilen, bugün burada oluşturduğu duygusal köprü üzerinden geçmiş ve geleceğin muhayyel kurgulanmasına doğru yol alan ve insanları bu yönde mobilize edebilen biri… Mağduriyete sıkışmış bir cemaati özgüveni yüksek bir küresel kimlik olarak yeniden hayata taşıyan, yönlendirici ve sürükleyici özelliğiyle bıkmadan ve ısrarla kendisini toplumun rehberliğine adayan bir lider.