Etyen Mahçupyan Karar Gazetesi

Siyaseten cehalet

Borsada ilk çeyrek bilançoları geldiğinde yaptığım değerlendirme, reisçi yazarlar tarafından infialle karşılanmış, kendilerine ‘cahil’ dediğimi öne sürmüşlerdi. Mesele...

08 Eylül 2017 | 1.681 okunma

Borsada ilk çeyrek bilançoları geldiğinde yaptığım değerlendirme, reisçi yazarlar tarafından infialle karşılanmış, kendilerine ‘cahil’ dediğimi öne sürmüşlerdi. Mesele borsadaki hızlı yükselmenin nedeninin ne olduğuydu ve reisçiler doğal olarak bu durumun ekonominin iyi yönetildiğine delil olmasını arzuluyorlardı. Genelde bu beklenti yanlış olmayabilir… Tabi eğer borsanız ülke ekonomisini yansıtan bir derinliğe ve genişliğe sahipse ve de ülke piyasası küresel hareketlerden fazla etkilenmiyorsa. Ne var ki bizde bu iki koşul da yok… Dolayısıyla borsanın iyi veya kötü gitmesi, ekonomi yönetimine dair güvenilir bir delil sunmuyor. Büyük ekonomilerden para çıkışı yaşandığında ve koşullar bir avuç büyük firma için elverişli olduğunda, o şirketlerin kârları ve buna bağlı olarak borsa endeksi yükseliyor. Türkiye borsasında endeksi belirleyen yirmi kadar firma bulunmakta ve bunların yarısı da banka… Diğer deyişle küresel açıdan elverişli bir dönemden geçiliyor ve bankalarla birlikte az sayıdaki büyük firmalar karlı ise, borsa endeksi de yükseliyor. *** Soru özellikle o az sayıdaki büyük sanayi şirketinin niçin yüksek kârlar ettiği ve bunun küçük firmalara yayılıp yayılmadığıdır. Eğer bu kârlılıktan herkes yararlanıyorsa ekonominin iyi yönetildiğini söyleme şansımız artar. Ama tersine bazı büyük şirketler çok kazanırken küçükler ‘sürünüyorsa’, ekonomi yönetiminde yapısal sorunlar olduğunu söylemek durumunda kalırız. Hele bu nispeten ufak firmalar yıllar içinde art arda kötü performans göstermekteyse, yapısal sorunların sistemle bütünleştiğini ve ekonomi yönetiminin çok sıkıntılı olduğunu öne sürebiliriz… İkinci çeyrek bilançolarının ardından, şimdi verilere yeniden bakabilecek durumdayız.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şu malum ‘bilge kral’ meselesi 24 Haziran 2018 | 5.336 Okunma Yeni bir nefes için… 22 Haziran 2018 | 2.665 Okunma Halledilemeyen bir travma olarak... 21 Haziran 2018 | 1.456 Okunma Büyüme fetişi 19 Haziran 2018 | 1.287 Okunma Dönüşü gözükmeyen yolda… 17 Haziran 2018 | 6.192 Okunma