Sınırlarının ötesine genelde mesafeli bir bakışı olan Türkiye’nin son iki yılda ‘Misak-ı Millici’ kesilmesi ilk bakışta şaşırtıcı gelebilir. Ancak Kürt meselesinin çözülemediği bir ortamda bunun ilave iki nedeni var. MHP ve ulusalcılarla devletçi bir koalisyona doğru kayılması ve Suriye’de ‘gerekli’ görülen askeri harekata taban desteği sağlanması. . . Birçoklarının zihninde Musul ve Kerkük’ü ‘bir gün’ yeniden fethetmek gibi bir hayal olabilir. Ama bunu dış politikada ana ideolojik söylem olarak öne sürmek şartların getirdiği bir durum. *** Arap Baharı kısa yükselişini yaşarken, Türkiye’nin böyle bir söylemi yoktu. Müslüman alemin liderliğini üstlenme tasavvurunu yansıtan bir ahlaki kalkışma dili geçerliydi. Hayaller bir yana, Türkiye o süreçte doğru bir siyaset izledi.