Hedef aldığı kişilerin bir tek isimlerini yazmamış.
Her birini itinayla aşağılamış.
Ortak bir söylem-eylem üretemediler, Voltran'ı oluşturamadılar diyor özetle.
Sonra da şunu diyor.
"O kadar çok ve gereksiz şeyi tam bir kakafoni şeklinde söylüyorlar ki, sonuçta hiçbir şey söyleyememiş oluyorlar".
Bakalım 6'lı masanın afralı tafralı ortakları "Prens" Selahattin'e ne cevap verecek?
Çekirdeğini alan gelsin.
TAM DA BU ESNADA, YUVARLAK MASADA...
Yuvarlak masanın altı ortağı dördüncü kez toplandı önceki gün.
Üstelik epey uzun bir toplantı.
Açıklanana süre 7 saat 15 dakika.
Gerçi ev sahibinin Davutoğlu olduğu düşünüldüğünde normal sayılır. Malum, kendisi bitmeyen konuşmalarıyla tanınır.
Yine de toplantıdan çıkan 10 maddelik ilkeler ve hedefler bildirgesi için bu kadar zaman nasıl harcanır, orası muamma.
Fikir birliğine en kolay varılacak çok daha genel geçer ilkeler, temel başlıklar sonuçta bunlar.
İhtilafa düşecekleri meseleler daha masaya gelmedi bile.
Bu 10 madde içinde ne Türkiye'nin terörle mücadele konsepti var, ne doğu Akdeniz politikası, ne İsveç vetosu, ne YPG-PKK ve FETÖ gibi terör örgütlerinin terör örgütü olup olmadıkları tartışması var.
Gerçi ülkenin güvenlik zaruretini seçim malzemesi, "mavi vatan" savunmasını "macera" olarak tanımlayarak verdikleri koordinatların Türkiye'ye uzaklığını belli etmişler ama bunda şaşıracak bir şey yok.
"O kadar çok ve gereksiz şeyi o kadar kakafoni içinde söylüyorlar ki..." diyen Demirtaş haklı galiba.
İKTİDARIN İCRAATLARI, MUHALEFETİN SAFSATALARI
Erdoğan, İstanbul'a dünyanın sayılı havaalanlarından birini yapacaklarını söylediği günden bu yana onu engellemek için başvurdukları hiçbir yöntem tutmadı.