Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, kendisinden 25 yıl sonra İstanbul’a en yakın, en çalışkan ve iş bilen arkadaşını gönderiyor. Aslında kendisinin ve AK Parti’nin büyük hikayesinin başladığı yer olan bu kadim şehre bir büyük müjde veriyor. Nitekim takdim ederken de vurguladı Binali Yıldırım’a ve İstanbul’a verdiği kıymeti.
Binali Yıldırım açısından da öyle görünüyor. Hizmet aşkı ve görev bilinciyle muhtemelen daha rahat ve prestijli daha olan bir makamdan vazgeçerek yeniden sahaya iniyor. Zora, zahmetli olana talip oluyor. Sistemin değiştiği dönemde yereli, yereldeki siyaseti güncellemek ve formatlamak için.
***
Binali Yıldırım İstanbul’un hafızasında olan bir isim. 1994’te Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazandığında kurduğu çekirdek ekipte o da vardı. “Yönetilemez”denilen şehrin temel sorunlarını kısa sürede çözen ve sonrasında kesintisiz seçim kazandıran ekibin önemli bir ismi Yıldırım.
İstanbul gibi ortasından deniz geçen bir şehirde, üstelik ülke nüfusunun beşte birini oluşturan şehir nüfusunun önemli bir yekunu haftanın her günü o yakadan bu yakaya akarken, bir anlamda iğne deliğinden geçerken Yıldırım şehrin deniz ulaşımından sorumluydu. Devrim niteliğinde işler yaptı.
Bu başarı sayesinde AK Parti hükümetlerinin değişmez “Ulaştırma Bakanı” oldu. Beş kez aynı görevi üstlendi, ülkenin her iline, dağına taşına yoluna ter döktü, emek verdi.
***
22 Mayıs 2016’da AK Parti Genel Başkanlığı ve Başbakanlık görevini üstlendiğinde ise Türkiye kritik bir evredeydi.