120 noktada din hizmeti veren Diyanet, müslüman mülteciler konusunda net bir bakışa sahip. Diyanet’in yurt dışı hizmetlerini konuştuğumuz Prof. Dr. Mehmet Görmez, hizmet ufkunun 2006’da Afrika’ya açılımla başladığını hatırlatıyor: Biraz zor bir geçiş oldu. Müşavirlik kadroları için mevzuatla mücadele gerekiyordu. Hariciyemiz pek çok kereler bu ülkelerde Din İşleri müşavirliğine gerek yok diyordu. Hâlbuki eğer 70’lerde Körfez ülkeleri 80’lerde İran bu ülkelere gidip mezhep taassubuna kapılmadan önce, İslam’ın evrensel mesajını doğru bilgisini götürme imkanına biz sahip olabilseydik, belki bugün daha farklı bir dünya olabilirdi. Yaptığımız bilgi, hizmet, barış ve iyilik hareketi Farklı roller biçiliyor bu tür hizmetlere, inanç diplomasisi ve dini diplomasi deniyor. Ama din, inanç ile diplomasi kelimesini yan yana getirmek ne kadar doğru tartışılır. Misyonerlik olarak değerlendirenler var. Ama bu çalışmaların hiçbiri misyonerlik değil. Bu çalışmaları uluslararası politika daha çok soft power/yumuşak güç olarak adlandırmak istedi. Biz kabul etmiyoruz. Biz dört kavramı esas aldık. Bir, doğru bilgi. İslam dünyasında doğru bilgi kaynaklarına ulaşmakta ciddi sorunlar ortaya çıktı. Onun için doğru bilgi önemli. İkincisi din hizmeti, insani hizmet. Üç, iyilik hareketi, dört, barış hareketi.