İyi Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan'ın boğazından sarılıp
sıktığı şehit abisinin kulağına eğilerek ettiği küfür kadar
korkunçtu, şehide edilen küfrün ''millet ittifakı'' ortaklarınca
yok sayılması.
Yaşanan çirkinlik kamuoyuna yansır yansımaz tüm Türkiye'den büyük bir tepki yükseldi.
Bu rezalete, sefalete, edepsizliğe kimse tahammül etmedi: toplumun her kesiminden vicdan ve edep sahibi insanlar şehidin emanetine sahip çıktı.
Küfürbaz Türkkan'ı özür dilemeye; milliyetçilik iddiasındaki İyi Parti'yi sözcüsünü ihraç etmeye; gazi Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ise şehidin bacısına küfreden densizi bünyesinden atmasına yönelik taleplerin ardı arkası gelmedi.
Ama ne Lütfü Türkkan pişman olup samimi şekilde özür diledi, ne İyi Parti böyle bir isimle anılmaktan utanıp sakındı.
Türkkan'ı Meclis Grup Başkanvekilliğinden almak, özür dilermiş gibi yapan ama dilemeyen kısa bir video çekmek, şehit abisi