Hâlâ kim, hangi güçle yapabiliyor –henüz- bilmiyoruz ama tek başına saçma olsa da birbiri ardına oluş ve yaşanış biçimiyle gayet bilindik olaylara maruz kalıyoruz son haftalarda. Manidar bir zamanlamayla...
Önce toplumsal ve siyasal olarak geride bıraktığımızı düşündüğümüz “Andımız” mevzuu, sanki aradan beş yıl geçmemiş, Türkiye bunu aşmamış gibi çıkageldi. Danıştay bir kez daha yetki aşımıyla karar alınca Milli Eğitim Bakanlığı da kararı temyize götürdü ama netice itibariyle konu da bütün pörsük haliyle kucağımıza bırakılmış oldu.
Kabul edelim ki kısa vadede Cumhur İttifakı ortaklarını ayrıştıran “ant bombası”, orta-uzun vadede toplumsal bir yarılma varmış yanılsaması yaratmak isteyenler için pek yarayışlı bir konu.