Prof. Dr. Nabi Avcı'nın 1990 yılında yayınlandığında büyük ilgi gören, okurun zihnini açan ''Enformatik Cehalet'' adlı efsane kitabı, konuya yaklaşımı ve çarpıcı içeriğiyle post-truth / hakikat sonrası diye adlandırılan 2010 sonrası dünyasına da ışık tutuyor.
Enformasyon-bilgi ile cehaletin yan yana gelişinin verdiği ürküntüyü henüz üzerimizden atmamışken her iki içerikten birinin yalan/kurmaca olduğu sosyal medya mecralarıyla birlikte iş iyice çıktı çığırından.
Bu yeni durumu ''enformatik zır cehalet'' diye tanımlıyor zaten Nabi Hoca da.
Şu an hayatta olan her yaştan insan kitle iletişim araçlarından yayılan tek yönlü mesajlara muhatap oldu ömrü boyunca. Üzerimize 7/24 boca edildi bilgiler. Ama aynı zamanda ideolojik, siyasi, ticari, dini, kültürel ve benzeri saiklerle belli süzgeçlerden de geçirildi.
Tam da bu nedenle, Fuzuli'nin ifadesiyle ''Ol mahiler ki derya içredir, deryayı bilmezler''.
Enformasyon, gerçeğin ve hatta hakikatin yerini