Kandil operasyonu tüm hızıyla sürüyor. Türk Silahlı Kuvvetleri
Kandil'e doğru ilerliyor.
PKK nasıl bir tehditle karşı karşıya kaldığını çok iyi biliyor.
Türkiye devletinin kararlılığının ve kapasitesinin farkında.
Bunu Afrin'de çok net biçimde gördü PKK. PKK Afrin'de nasıl bozguna
uğradıysa şimdi de Kandil'de bozguna uğrayacak. PKK'nın Kandil'de
bozguna uğratılması herkesten önce Türkiye'deki Kürtlere derin bir
nefes aldıracak.
Kürtler PKK'nın ülkedeki varlığının sökülüp atılmasından büyük bir
memnuniyet duysalar da PKK'nın Kandil'deki varlığı onlar için
potansiyel bir tehdit niteliği taşıyor. Devlet, bu operasyonla
Kürtlere şu mesajı veriyor: PKK bir daha bu topraklarda
barınamayacak, devletin güvenli eli sizin üzerinizden bir daha hiç
çekilmeyecek.
PKK bugüne dek hep sınırlarımız dışında örgütlendi, güçlendi ve ülkemize öyle sızdı. PKK'yı ülke sınırları içinde etkisiz hale getirdik diye rehavete kapılamayız. Zira PKK'nın sınırlarımız dışındaki varlığı aynı zamanda dış güçlerin Türkiye'ye yönelik operasyonlarına da kapı aralayan bir husus. O yüzden Türkiye Cumhuriyeti devleti kararlı bir biçimde bu operasyonu sürdürüyor. *** Gelgelelim CHP-HDP bloğu bu durumdan son derece rahatsız. Türkiye'nin terörle mücadelesini akamete uğratmaya çalışıyorlar. HDP'nin bunu yapmasında şaşılacak bir durum yok.
Sonuçta doğrudan PKK'dan emir alan bir yapıdan bahsediyoruz.
Peki ya CHP? O da PKK'ya karşı elde edilecek bir zaferden son derece tedirgin. Her başarıdan olduğu gibi bu başarıdan da korkuyorlar. Terörle mücadelede başarı elde etmiş, terörün kökünü kazımış bir Türkiye'de negatif siyaset yapmak için alanlarının kalmayacağını çok iyi biliyorlar.
Erdoğan düşmanlığı gözlerini öylesine kör etmiş ki!
Halbuki bu operasyon kime yapılıyor?
Türkiye'nin, milletin, devletin can düşmanı PKK'ya yapılıyor. CHP ne yapıyor? Süreci sulandırmak istiyor, Kandil'de PKK mı kaldı diye açıklama yapıyor.
Daha önce PKK elebaşlarından birinin bir açıklamasından bahsetmiştim. İki gün önce yine bir başka PKK elebaşı konuştu. "Kandil Türk devletiyle hesaplaşma alanıdır. Bırakalım boşaltmayı Türk devletine karşı savaşı yaygınlaştırma ve derinleştirme alanıdır" dedi.
Bu boş tehditlerin bir hükmünün olmadığını en son Afrin'de gördük. Burada da bir hükmü olmayacak. Fakat merak ettiğim "Kandil'de PKK mı kaldı" diyen CHP'liler bu sözlere ne diyecek? *** Sormak hakkımız değil mi?
Mesela Diyarbakır'da "Selo'ya özgürlük" sloganları eşliğinde miting yapan Muharrem İnce nasıl bakıyor Kandil operasyonuna?
Gerçi ne diyebilir ki? Kürtlerle sahici bir ilişki kuramadığı için HDP'nin vesayetine teslim olmuş birinden söz ediyoruz.
Halbuki aynı Muharrem İnce bundan birkaç yıl önce kameralar önünde "6-8 Ekim olaylarında katledilenlerin sorumlusu Selahattin Demirtaş'tır" demişti. Bir de şimdiki haline bakın! Omurgasızlık bu olsa gerek. *** Acı olan ne biliyor musunuz? CHP sadece Türkiye'nin PKK ile mücadelesini akamete uğratmak için uğraşmıyor. FETÖ ile mücadelesini akamete uğratmak için de canhıraş biçimde çabalıyor.
15 Temmuz'a "kontrollü darbe" diyen, FETÖ ile mücadelede devlete önemli imkânlar sunan OHAL'i "karşı darbe" olarak niteleyen CHP'liler şimdi de FETÖ'ye vaatlerde bulunuyorlar.
FETÖ'cüleri affedeceklerini açık açık ilan ediyorlar. *** Her şeyi anlarım ama Erdoğan düşmanlığı namına bu ülkeye, bu millete kasteden bu cani terör örgütleriyle iş tutulmasını bir türlü hazmedemiyorum.