ABD'nin Suriye stratejisinin önemli unsurlarından biri de neydi biliyor musunuz? PKK'yı temize çıkarmak... PKK'nın bir terör örgütü olarak anılmasının önüne geçip, onu önce bir direniş örgütü, ardından düzen kurucu bir siyasal yapıya dönüştürmek...
Bu noktada 2014'ün son derece kritik bir yıl olduğunu hatırlatmakta yarar var. O seneden itibaren ABD'nin Suriye stratejisi PKK merkezli olarak şekillenmeye başladı. Yıllarca Aynel Arab olarak adlandırılan ve bir strateji çerçevesinde Kobani ismiyle anılmaya başlanan şehir pilot bölge olarak seçildi. PKK, 2014 başında Cezire ve Afrin'le birlikte Aynel Arab'ı "kanton" olarak ilan etti. Dünyanın herhangi bir bölgesinde, hele hele çıkarlarının olduğu bir ülkede en ufak bir yasal değişiklik olduğunda onunla ilgili bir biçimde pozisyon alan ABD bu "statü değişikliği"ne ses çıkarmadı. ABD hükümetinin medyadaki uzantıları PKK'nın bu hamlesine açıktan destek verdi. Bu süreçte ABD, "Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana olduğu" yalanını dilinden hiç düşürmedi.
ABD bu oldu-bittiye sadece göz yummadı, PKK'nın egemenlik alanını genişletmeye ve uluslararası alanda meşruiyet kazanmasını sağlamaya da çalıştı. ABD PKK'yı silahlandırabileceği, Suriye'de kendi vekil gücü olarak konumlandırabileceği bir ortam oluşturma arzusundaydı.