Adamın biri meşhur bir hayvan pazarından dünyanın parasını bayılıp güzel bir papağan almış. Bir ay sonra büyük bir hayal kırıklığı içinde kendisine papağanı satan kişiye bir e-mail döşenmiş.
"Bana mükemmel diye pazarladığınız bu papağan kusurlu çıktı" diye veryansın etmiş. Satıcı mesajı alır almaz, telefona sarılmış, "nedir sorun" diye sormuş.
Karşısındaki şahıs, "pa pa papağa nı nıız ke ke kekeliyor" demiş.
***
Kemal Kılıçdaroğlu adeta bir tez makinesi.
Her saat yeni bir tez üretiyor. Beynimiz yandı, yanacak.
Kemal Bey'in hızına yetişmek mümkün değil. Hızına yetişsek, bu kez söyledikleri arasındaki tutarsızlıkları ne yapacağımız muamma.
Kılıçdaroğlu "şu Cumhurbaşkanlığı sistemi gelmesin de ne olursa olsun" inancında.
Eğer 16 Nisan'da sandıktan "evet" çıkarsa, bunun kendi siyasi kariyeri açısından çok ciddi bir tehdit olduğunu biliyor.
Malum, CHP'de siyaset "genel başkanlık koltuğu" için yapılır.
Referandumdan "evet" çıkarsa, Kılıçdaroğlu'nun karşısına Muharrem İnce'sinden, Metin Feyzioğlu'na birçok ismin dikilmesi ve koltuğunu ondan istemesi kaçınılmaz.
Kılıçdaroğlu kısa vadede bu rakiplerini bertaraf etse bile uzun vadede "ebedi siyasi parti liderliği" fiilen imkânsız hale geleceği için koltuğunu terk etmek zorunda kalacak.
Kılıçdaroğlu'nun yaşadığı paniğin asıl nedeni bu. Bu panik onu sürekli konuşmaya ve hata yapmaya zorluyor.