İnsan etki altında kalmadan serbestçe düşünebilmeli ve düşündüğünü ön yargısız söyleyebilmelidir. Altmışımdan sonra Gazali’den kopya çekerek anladığım hakikat şudur. Kişinin herhangi bir grubu, fırkayı, cemaati ve ideolojiyi esas alarak düşünmesi onun hakikati anlamasını zorlaştırır. Onun için düşünme bütün bağlardan azade olmalıdır. Kişinin bir mezhebe ve meşrebe bağlı olması normaldir, ama her düşündüğünü hemen piyasaya arz etmesi fitneye sebep olma ve başkalarının değerlerine hakaret etme riski taşıyabilir.
Bir ilim adamı elbette bildiği alanda yapılan hatalara dikkat çekmeli, eleştirmeli ve kendi fikrini söylemelidir. Mesele aykırı düşüncelerini arz etme biçimi meselesidir. Bunu yaparken niyetinin hâlis olması, hayırhah olması ve hakareti hedeflememesi gerekir. Ümmetin genel kabullerine aykırı şeyler söylemek bazen hakaret olabilir. Birkaç örnek verelim: