Edebi biraz daha somutlaştırmaya çalışacağız ama birkaç kelam daha edelim. Edep ihsandır demiştik. Aynı zamanda cemaldir, güzelliktir, düzendir, ziynettir. Sonuç itibariyle edep ahlakın sanata dönüşmüş halidir.
Hal böyle iken İslam milleti olarak edebi neden kaybettik? Bu sorunun ilk akla gelen cevabı, her şeyi yerli yerine koyamadığımızdan, olabilir. Yani adil davranmamaktan. Adalet, güçlü zayıf ayırmadan herkese hakkını, bir lütuf olarak değil, bir görev olarak vermektir. Hakları belirleyen de Allah’tır. Bu sebeple haklıya hakkını veren ona bir lütufta bulunmuş olmaz, haklının hakkına engel olmamış olur, o kadar.
Hukuka riayet olmayınca kişi hakkını kendisi çıkarma yoluna gider, bu sebeple biraz haşin ve korkutucu olmak zorundadır. Dolayısıyla yüzler ekşir, bakışlar sertleşir, davranışlar ürkütücü olur ve bu tavır zamanla ahlak halini alır. Kimse kendi hakkıyla yetinmez, çünkü hakkı nereden...