Avrupa’dan sadece kötülük geleceğini düşünenler, başından beri
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üye olmasına itiraz ediyorlar.
Elbette hiçbirimiz kötülüklerin sınırları geçip ülkemize girmesini
arzu etmez, ancak dünya küçülüp bir köy halini aldı. Dolayısıyla,
Avrupa’ya da dünyanın öbür ucundaki kötülükler, geçmiş yıllara
nisbetle çok daha kolay ve hızlı bir şekilde sınırlarımızı aşıp
evlerimize kadar girebiliyorlar.
“Avrupa Birliği’ne üye olmayalım ki oradaki kötülükler Türkiye’ye gelmesin” demek sadece bir temenniden ibarettir. Üye olsak da olmasak da, Avrupa’daki kötülükler değişik yollarla ülkemize girebilmektedir. Avrupa’da sadece kötülük ve fenalık üretilmediğine göre, üye olunmadığı için muhtemel iyiliklerin ülkemize gelmesine bilerek ya da bilmeyerek mani olunuyor. Hadiseyi böyle değerlendirmek, böyle bakmak en isabetli yoldur.