Suriye’de ateşkes ilân edilmesi barış için umut vermişti, ama tehlikenin geçmediği anlaşılıyor. Son günlerdeki saldırı ve bombalar sebebiyle bilhassa Halep’in, tam anlamıyla harap olduğu anlaşılıyor. Bir zamanlar “Ba’de harab’ül Basra” sözü, artık “Ba’de harab’ül Halep” şeklinde söylenebilir. Suriye’de yaşananlar, “Biz daha önce bu filmi izlemiştik” dedirten cinsten. Irak’ta ve Afganistan başta olmak üzere pek çok ülkede benzer savaşları, kavgaları ve kargaşaları izlemedik mi? Bu ülkelere ‘demokrasi’ götürme iddiasındaki ‘büyük devletler’in önce menfaatlerini gözettiğine şahit olmadık mı? Elbette Suriye’de de savaş sona erip ‘barış’ gelecek, ama bunca yıldır işlenen cinayetlerin hesabını kim ödeyecek? Körfez İşbirliği Konseyi (KİK), bir açıklama yaparak Halep şehrine yönelik hava saldırılarını “vahşi saldırı” benzetmesi yaparak kınamış. KİK Genel Sekreteri Abdullatif bin Raşid ez-Zeyyani, KİK’e üye ülkelerin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ile Suriye’de ateşkesi gözlemleyen ülkelerden, bu gerilimin önüne geçilmesini ve acilen müdahale edilmesini de istemiş. “Masum sivillere karşı işlenen bu iğrenç suçu kınıyor ve bunu insanlığa karşı işlenen bir suç olarak addediyoruz” diyen KİK Genel Sekreteri’nin çağrısı bakalım karşılık bulacak mı?