Allah’a şükürler olsun ki, bir defa daha İslâm’a kurulmak istenen tuzağın tersine dönmesine şahit oluyoruz.
Hatırlanacağı üzere, 2016’daki Amerika başkanlık seçimlerine Cumhuriyet Parti’den aday adayı olan ünlü emlak kralı Donald Trump, Müslümanların ABD’ye girişinin engellenmesi çağrısı yapmış ve “ABD’nin kapıları Müslümanların girişine tamamen kapatılmalı” demişti. (Vatan g., 8 Aralık 2015)
Donald Trump bu sözleriyle bütün dünyada tepki toplarken, maalesef Amerika’daki ‘ırkçılar’dan destek bulup alkış almış. Ancak bir bütün olarak bakıldığında Trump’ın uzun dönemde Amerika’daki iç desteği kaybedeceği de söylenebilir.
Trump’a en çok tepki İslâm dünyasından gösterilmekle birlikte Amerika’da da anlamlı tepkiler orta konulmaya devam ediyor. Bazı başkan adayları camilere gidip basın Trump gibi düşünmediklerini açıklıyorlar. Bu noktada en dikkat çekici tepki ve kampanya, ünlü televizyoncu Michael Moore’dan geldi. ABD’li muhalif yönetmen Michael Moore, New York’taki ‘Trump Tower’ın önüne giderek “Hepimiz Müslümanız” (#WeAreAllMuslim) yazılı bir pankart açmış ve aynı etiketle bir twitter kampanyası da başlatmış. (http://www.aljazeera.com.tr, 17 Aralık 2015)
ABD’nin silâh politikası, sağlık sistemi ve 11 Eylül (2001) sonrası Afganistan ve Irak’a saldırması gibi konularda eleştirel duruşuyla tanınan yönetmen Michael Moore’un bu kampanyası, bu çağrısı çok önemlidir. 61 yaşındaki yönetmenin, 2016 Başkanlık Seçimleri’nde Cumhuriyetçi Parti’nin favori adaylarından Donald Trump’ın New York’taki gökdeleninin önüne giderek “Hepimiz Müslümanız” yazılı bir pankart açması ve herkesi bu kampanyaya destek vermeye dâvet etmesi sıradan bir hadise değildir. İyinin ve iyiliklerin uzun dönemde kötüye ve kötülüklere galip geleceğinin ifadesi olarak görülmeli.