Muhtemeldir ki dünya, Filistin’e ve Filistinlilere yapılan
haksızlığa ve zulme itiraz etmediği için; dolaylı olarak kendisi de
bedel ödüyor.
Devamlı tekrarlandığı üzere, ‘komşu’daki dertle dertlenmeyenlerin
uzun dönemde barışa ve huzura kavuşması mümkün olur mu?
Dünya köyündeki bu adaletsizlik elbette sadece Filistin ve Gazze ile sınırlı değil. Dünyanın başka ülkelerinde ve bilhassa Müslümanların yaşadığı memleketlerde zulüm ve haksızlık sıradan hale gelmiş durumda. İşte Afganistan, işte Afrika’daki onlarca ülke. Komşularımız olan Suriye ve Irak’taki hadiseler de dünyanın itiraz etmesi gereken haller değil mi?
Filistin ve Gazze konusunda çok söz söylendi. İsrail’in zulmü ve haksızlığı arşa dayandı. İnşallah en kısa zamanda hak yerini bulur ve Filistin de hürriyetine kavuşur.
Filistin’de yaşanan hadislerin bir de maddî cephesi var. Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği Başkanı İsmail Yılmaz, bu noktaya dıkkat çekmiş ve “Sadece İsrail’in kapısından girerek Gazze’de tüketilen ürünlerden Yahudiler, Filistinlilerin yılda 2 milyar dolara yakın parasını çalıyorlar” demiş. (AA, 18 Mayıs 2016)
Zonguldak Belediyesi Meclis Salonu’nda düzenlenen Konferansda konuşan Yılmaz, ‘Mavi Marmara’ gemisini Gazze seferini anlatırken de şöyle demiş: “Gemide her din mensubu insan vardı. Türkiye’den de neredeyse her fraksiyondan düşünce sahibi grup temsilcisi arkadaşlar vardı. Bu organizasyonun temel dinamikleri içerisinde Batılı sivil toplum örgütleri de vardı. (...) Aslında biz ablukanın kırılması için yola çıktık. Filistinlilerin kendi ürettiklerini dünyaya satamamalarından kaynaklanan sıkıntılar var. İstedikleri ürünü, istedikleri yerden alamama sıkıntısı var.”