Faruk Çakır Yeni Asya Gazetesi

Köylerin kıymeti bilinsin

Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin büyük şehirlerini yaşanmaz hale getirdiğimizin her halde farkındayız. Başka meselelerde olduğu gibi bu hususta da kabahati başkalarına atma gayretimiz dikkat çekici....

13 Ağustos 2017 | 106 okunma

Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin büyük şehirlerini yaşanmaz hale getirdiğimizin her halde farkındayız.
Başka meselelerde olduğu gibi bu hususta da kabahati başkalarına atma gayretimiz dikkat çekici. Şehirlerin bu hale gelmesinde kim suçlu? Tabiî ki köyden şehirlere göç eden ‘köylü’ler...

Peki hakikat öyle mi? Milyonlarca köylü ne diye evlerini, barklarını, tarlalarını terk edip şehirlere göç etti? Köylerde yaşayanların rahatları yerinde olsa bunca sıkıntıyı göze alıp şehirlerdeki ‘bodrum’ katlarında yaşamayı göze alır mıydı?

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar da köylerin ihmal edilmesine dikkat çekip idarecileri uyarmış. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre 2000 yılında yüzde 35,3 olan kırsal nüfusun 2011’de yüzde 28,6’ya indiğini, tahminlere göre kırsal nüfusun payının yüzde 25’in altına düştüğünü belirten Bayraktar, “Önlem alınmazsa, kırsal kalkındırılmazsa, bu eğilimle halen 20 milyon olan kırsal nüfus, 2050’de 4,5 milyona gerileyecek” ifadelerini kullanmış. (AA, 6 Ağustos 2017)

Bayraktar, kırsal nüfusu sadece tarım nüfusu olarak görmemek gerektiğini, gelişmiş ülkelerden tarımda çalışan nüfus yüzde 2-3’lere inse de hâlâ Japonya’da yüzde 8’inin, Avustralya’da yüzde 10’unun, Fransa’da yüzde 14’ünün, Hollanda’da yüzde 16’sının, ABD’de yüzde 17’sinin, Almanya ve İsviçre’de yüzde 26’sının, İtalya’da yüzde 31’inin kırsalda, şehir dışında yaşadığını hatırlatmış. 

Bu konuda ne kadar söz söylense yeridir. Çünkü köylerde ya da şehir dışında, kırsalda yaşamak illa tarım ya da hayvancılıkla ilgilenmeyi icap ettirmez. Sadece emekli maaşıyla geçinen birisini düşünelim. Bu kişi şehirde mi daha rahat hayat sürebilir, yoksa köyde, kırsalda mı? Türkiye’nin yapması gereken şey, şehir dışında yaşama imkânı olanları oralarda yaşamaya teşvik etmek olmalı. Tabiî ki bu zorlayarak olmaz. İnsanların bir şekilde köy hayatına teşvik edilmesi isabetli olur. Sayıları yüzbinleri bulan genç emeklilerin şehirlerde sıkıntı içinde yaşaması onlara da eziyet değil mi? 

TZOB Başkanının tavsiyesi şöyle: “Kırsala, kentlerde olan hizmetler götürülmeli, özellikle kırsal turizm önemsenmelidir. İnsanların doğdukları yerde doymaları sağlandığında, şehirler de ağır göç baskısından uzaklaşacaktır. (...) Aile çiftçiliğinin, 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
27 Mayıs hatırası 27 Mayıs 2018 | 153 Okunma Önce aile, hemen eğitim 13 Mayıs 2018 | 131 Okunma Filistin’e sanatla destek 06 Mayıs 2018 | 110 Okunma Türkiye’nin asıl ihtiyacı nedir? 29 Nisan 2018 | 77 Okunma Madem öyle niçin böyle? 22 Nisan 2018 | 119 Okunma