Faruk Çakır Yeni Asya Gazetesi

Önce adil yargı

Kendilerini “katılımcı ve çoğulcu demokrasinin güçlenmesi için mücadele eden bir hareket” olarak tarif eden “Denge ve Denetleme Ağı,” milletvekili dokunulmazlıklarının yargı reformu ile...

18 Mayıs 2016 | 120 okunma

Kendilerini “katılımcı ve çoğulcu demokrasinin güçlenmesi için mücadele eden bir hareket” olarak tarif eden “Denge ve Denetleme Ağı,” milletvekili dokunulmazlıklarının yargı reformu ile birlikte yeniden düzenlenmesini isteyen bir açıklama yaptı.
“Dokunulmazlık” denildiğinde akla hemen milletvekilleri geliyor, ama ‘dokunulmaz’ olanlar sadece vekillerle sınırlı değil. Başta bürokrasi olmak üzere fiilî dokunulmazlıkları olan çok sayıda kişi var. Yeri gelir bir ‘zengin, ‘yeri gelir bir ‘yakın’ hukukî değilse bile fiilen dokunulmaz olur. En çok tartışılan ise milletvekili dokunulmazlığıdır. Siyasî partiler dokunulmazlığın ‘meclis kürsüsü’ ile sınırlı olması gerektiğini ifade ederler, ancak sıra uygulamaya geldiğinde vekillere dokunulmaz.

TBMM gündeminde çok sayıda milletvekilini ilgilendiren 667 adet ‘dosya’nın olduğu biliniyor.

Denge ve Denetleme Ağı, dokunulmazlıkların kürsü dokunulmazlığı ile sınırlandırılması gerektiğini savunmakla birlikte, bu geçici düzenlemenin demokrasinin temel unsuru olan hukuk devleti ilkelerine ve Anayasaya aykırı sonuçlar doğuracağı endişesini taşıdığını ifade etmiş. Açıklamada, “Dokunulmazlık müessesesinin, demokrasinin ilkelerine uygun ve kamu vicdanını rahatlatacak şekilde; kalıcı olarak ve yargının bağımsızlığı ile tarafsızlığını güvence altına alacak bir yargı reformu ile birlikte, yeniden düzenlenmesi gerektiğini düşünüyoruz” denilmiş.

Açıklamada dikkat çekilen bir nokta da önemli: “Anayasanın 83. maddesinde milletvekillerine tanınan ceza yargılamasında, milletvekillikleri süresince muafiyet hakkını geçici bir madde ile milletvekillerinin elinden almak, hukukun genel ilkelerine aykırıdır, çünkü ceza yargılamasında şüpheli, sanık ve hükümlülerin aleyhindeki bir düzenleme geriye yürütülemez. Geçici anayasa değişikliği ile milletvekillerinin sadece sorgulanmasının ve yargılanmasının değil; tutuklanmasının da önü açılmış oluyor. Bu, milletvekilinin yasama ve denetleme görevini yerine getirememe riskinin doğması anlamına geliyor.”

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
27 Mayıs hatırası 27 Mayıs 2018 | 153 Okunma Önce aile, hemen eğitim 13 Mayıs 2018 | 131 Okunma Filistin’e sanatla destek 06 Mayıs 2018 | 110 Okunma Türkiye’nin asıl ihtiyacı nedir? 29 Nisan 2018 | 77 Okunma Madem öyle niçin böyle? 22 Nisan 2018 | 119 Okunma