Terör, sadece ülkemizin değil bir bütün olarak dünyanın başına belâ olmuş durumda. Onlarca ülkeden hemen her gün terör saldırıları sonrası ölen insanların sayılarıyla ilgili haberler geliyor. Eskiden 10 ya da 20 insanın öldüğü terör saldırıları dünya gündemini meşgul eder, konu tartışılır ve çareler aranırdı. Şimdi ise bu sayılar haberlere konu bile olamıyor. Maalesef, artık terör saldırıları sonrası 50 ya da daha fazla insanın ölmesi ancak haber olabiliyor. Irak’ta, Suriye’de ya da Afganistan’da patlayan bombaların, saldırılarda ölen insanların kaçı haber olup gündemi meşgul edebiliyor ki? Aslında terörle mücadele meselesi, bütün dünyayı meşgul etmesi gereken ilk konudur. Çünkü terörün ne zaman, nerede can yakacağını tahmin etmek zordur. Hiç umulmadık yer ve zamanda toplu ‘cinayetler’ işlenebilmektedir. ‘En güvenilir’ olduğu düşünülen Avrupa ya da dünyanın başka ülkelerindeki şehirlerde de canlı ya da cansız bombaların patlaması buna delildir. Çoğu defa ifade etmeye çalıştığımız üzere, dünyayı yönetenler terör konusunda iyi bir imtihan vermiyorlar. Yaptıkları iş ve icraatlarla sürekli ‘rüzgâr’ ekip, sonunda da ‘terör fırtınası’ndan şikâyet etmek samimiyetle izah edilebilir mi?