Dünya, hükmen tersine dönmüş vaziyette. Çoğu zaman ‘iyi’ler
yerine ‘kötü’ler tercih edildiği gibi, yanlışa itiraz edenler de
kınanabiliyor. Bir zamanlar “dünya dönüyor” diyenlerin de kınandığı
gibi.
Çocuklarımızı nasıl yetiştireceğimiz ve onların eğitimi de önemli
tartışmalara sebep oluyor. Türkiye’yi idare edenler ya da kısaca
‘devlet’ dediğimiz sistem, bu konuda ‘tek yetkili’ olarak kendisini
ilân etmiş durumda. Eğitim sisteminin hemen her yıl değişmesi bunun
bir delili değil mi?
Millete, velilere sorulmadan yapılan uygulamalardan biri de ‘karma eğitim’ meselesidir. Çocuğunuzu okula gönderirsiniz, ama sizin fikriniz sorulmadan kız erkek aynı sıraya oturturlar. İtiraz edersiniz, bu defa da hemen ‘mürteci’ damgasını yersiniz. Onlara göre insanlar, ‘doğuştan’ itibaren karma eğitim almak üzere yaratılmışlar! “Kızlar ayrı, erkekler ayrı sıralarda, sınıflarda, okullarda otursun, okusun” dediğinizde ‘ayıp’ etmiş olursunuz!
Peki niçin? Bu ‘ölçü’yü kim, kime sorarak koymuş? Bu da ‘değişmez ve değiştirilmesi dahi teklif edilemez’ bir uygulama mıdır? Eğitimin kalitesini arttıran, Türkiye’ye uçuran bir sistem midir? Son zamanlarda ayrı sınıf, ayrı okul uygulamaları kısmen başlamıştır ve tebrik ve takdir edilmesi gerekir. İlk adım; veliye, yaşına göre öğrenciye bu uygulama ile ilgili tercihlerin sorulması gerektiğidir.