Faruk Çakır Yeni Asya Gazetesi

Yatmak değil, yatırım şart

Türkiye’yi idare edenlerin dertlerimizi bilmemesi mümkün değil. İdarecilerin büyük çoğunluğu dertleri ve çareleri de bilir, ama zor olan yapmak yolu yerine, kolay olan ertele, oyala yolunu tercih ederler.Bildik bileli...

21 Mayıs 2017 | 189 okunma

Türkiye’yi idare edenlerin dertlerimizi bilmemesi mümkün değil. İdarecilerin büyük çoğunluğu dertleri ve çareleri de bilir, ama zor olan yapmak yolu yerine, kolay olan ertele, oyala yolunu tercih ederler.
Bildik bileli Türkiye’nin sanayi yatırımları yapması icap ettiği konuşulur. Yani maddî sıkıntıların çaresi ‘şantiye’ kurmaktan geçer. Ancak idareciler ‘şantiye’ yerine paradan para kazanmak anlamına gelen ‘rantiye’yi tercih ederler. Şantiye yerine rantiyeyi tercih etmenin Türkiye’nin dertlerine çare olmadığı hem dün, hem bugün bilinen bir gerçektir.

Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adil Sani Konukoğlu da, büyüme için yatırımın şart olduğunu tekraren hatırlatmış. Adil Sani Konukoğlu, üzerinde yaklaşık bir yıldır çalışılan “Üretim Reform Paketi”nin Organize Sanayi Bölgeleri’nin (OSB) daha güçlü ve verimli çalışması, maliyetlerin iyileştirilmesi, üretimin önündeki engellerin kaldırılması ve nitelikli işgücü yetişmesi açısından önemli düzenlemeler ihtiva ettiğini de ifade etmiş.

Konukoğlu, şunları da söylemiş: “Ülkemizin ekonomik büyümesi için yatırım şart. Yatırım ise üretim demektir, istihdam demektir. Yatırım ortamını iyileştirerek sanayicilerin rekabet gücünü arttıracak Üretim Reform Paketi yeni yatırımların önünün açılması için bir fırsattır.”

Öte yandan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın desteklediği “Üretim Reform Paketi”nin bir hedefi de “Üretime dayalı ekonominin büyümesi” olarak ifade edilmiş. Ülkemizdeki hal ve gidişe bakılınca ekonominin üretime dayalı olarak büyüdüğü söylenebilir mi? Her adımda fabrika mı açılıyor yoksa AVM’ler (Alış Veriş Merkezleri) mi?

Konu ile ilgili olarak 2016’da Ankara’da yapılan bir toplantıda ortaya konulan hedeflerin bazıları şöyle: *Yatırım bölgelerimizin daha güçlü ve verimli çalışması, *İmalat sanayindeki yeşil ve verimli üretim dönüşümünün sağlanması, *Sanayide nitelikli işgücü ihtiyacının karşılanması, *Üretime dayalı ekonominin büyümesi, *Yerli, yeşil ve yenilikçi sanayi bölgelerine geçişin sağlanmasıdır. (http://www.uretimreformpaketi.com) Bu hedeflere ne ölçüde yaklaşıldığını ayrıca tartışmak gerekir.

“Eğitim şart” olduğu gibi, ekonominin büyümesi ve dolayısıyla maddî refahın artması için de yatırım şarttır. Sanayiciler bunun farkında olduğu gibi, idareciler de farkında. Mesele bu  bilinenlerin uygulama safhasına geçirilmesidir.

Acaba bir yanlış anlama neticesi “yatırım şart” çağrılarını bazıları “yatmak şart” diye mi anlıyor? Böyle bir ihtimal var,

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
27 Mayıs hatırası 27 Mayıs 2018 | 153 Okunma Önce aile, hemen eğitim 13 Mayıs 2018 | 131 Okunma Filistin’e sanatla destek 06 Mayıs 2018 | 110 Okunma Türkiye’nin asıl ihtiyacı nedir? 29 Nisan 2018 | 77 Okunma Madem öyle niçin böyle? 22 Nisan 2018 | 119 Okunma